Merhaba arkadaþlar,
Afiyettesiniz inþallah. Size en son yazdýðým, cem yýlmaz ve tolga çevik'le de paylaþtýðým öykünün (takarlarsa artýk
) giriþ kýsmýný paylaþacaðým. ( Sayýp da çekerlerse ayýp olmasýn adamlara) dram/komedi tadýndaki öyküde Ana karakterler Ali (tolga çevik), Kemal (cem yýlmaz) (kayýnbiraderler ayný filmde oynasýn istedim
) ve Nazlý (ezgi mola)' dýr.
Ali ve Kemal Küçük bir Ege kasabasýnda doðdular. Ali tesisatçý bir babanýn, Kemal ise bir balýkçýnýn oðluydu. Bir gün kasabaya tayini o kasabaya çýkan Ahmet Bey geldi. Ahmet Bey'in Nazlý isminde bir kýzý vardý. Bu üç aile ayný muhitte oturuyorlardý. Ali ve Kemal Nazlý ile o gün tanýþýrlar ve çok iyi arkadaþ olurlar. Zamanla, Ali açýktan, Kemal ise gizliden Nazlý'yý sevmeye baþlarlar. Çocuk olsalar bile, her konuda anlaþan arkadaþlar, Nazlý konusunda birbirlerini kýskanýyorlardý. Ali, Nazlý'yla çikolatasýný paylaþmayý severdi. Bir de büyüyünce neler yapacaðýný anlatýrdý. (burada sinematik olarak þöyle bir sahne düþünüyorum. Nazlý, Ali bir duvarýn üstünde otururlar. Nazlý, Ali 'nin elindeki çikolataya bakar, Ali paketten çýkarttýðý çikolatayý ikiye bölerken hep bir parçayý büyük býrakýr. O parçayý Nazlý'ya verir. Nazlý da çikolatayý yerken Ali'yi yanaðýndan çocuk masumiyetiyle öper. O sýrada onlarý uzaktan seyreden Kemal ise ikisini kýskanmaktadýr.) Ýlk okula baþlayana kadar hep beraber oynarlar, saklambaç, kovalamaca, misket,...
Ýlk okula kayýtlarýn yapýlacaðý zamana yakýn Ali'nin annesi rahatsýzlanýr. Babasý ise Ali'nin annesiyle ve kendi iþleriyle ilgilenmek zorunda kaldýðý için, onu köydeki dedesinin yanýna gönderir. Bir iki ay kadar tedavinin ardýndan Ali'nin annesi iyileþir. Ali eve döner dönmez Nazlýlarýn evine koþar. Cama beyaz bir kaðýt asýlmýþ, pencereden perdeler alýnmýþtýr. Ali parmaðýnýn ucuna basarak yükselir. Zar zor zili çalar. Ancak ne kapýyý açan vardýr ne de cama çýkan. O sýrada Kemal gelir ve Ahmet Beylerin taþýndýðýný söyler. (Ahmet Bey'in tayini Ýstanbul'a çýkmýþtýr. Nazlý gitmeden önce Kemal ile vedalaþýr. Arabaya binerken çok üzgündür ve aðlamaktadýr. Arabanýn arka camýndan bakarken arkalarýndan koþan Kemal'i görür. Araba hýzlanýr ve Kemal iyice uzaklaþarak kaybolur.) Ali çok üzülür. Babasýnýn zar zor okul müdürünü ikna etmesiyle Ali ilk okula kayýt olur. Kemal ile sýnýf arkadaþý olurlar. Okul yýllarý haytalýk ve kavgayla geçtiði için, ikisi de en fazla liseye kadar okurlar.
Aradan yýllar geçer. Ali emekli olan babasýnýn dükkanýný iþletmeye baþlar. Þansý biraz yaver gitmiþ ve iþleri büyütmüþtür. Kemal ise bir ay orada, bir ay burada çalýþan, av sezonunda tekne ile arada sýrada avlanmaya çýkan bir aylak olmuþtur. Ýki arkadaþ her akþam ya kasabanýn meyhanesinde yada kasabayý gören bir tepede, geçmiþten konuþurlar, dertleþirler. Ýki kafadara evlilik nasip olmamýþtýr. Ýkisi de kafalarýna göre kýz bulamamýþtýr yada beðendikleri kýzlar onlarý beðenmemiþtir. Bazen ailelerinden ve mahalleden baský görmektedirler. Kemal arada sýrada Ali'den hiçbir zaman ödemeyeceði borçlar alýr. Ali arkadaþýnýn aldýðý paralarý hiç bir zaman borç olarak görmez...
Yaz ayýndan bir gün kasabada denize nazýr manzarasý olan bir eve birileri taþýnýr. Evin asýl sahibi Almancýdýr. Giderken evini kiralamasý için emlakçýya vermiþtir. O sýralar Ali, bu evin yakýnýnda olan bir binayý tamir etmek için servise çýkmýþtýr. Ýþinin bir kýsmýný halletmiþ, dükkana dönerken eve taþýmasýna rastgelir. Hem yardým etmek, hem de merakýný gidermek babýnda hem sohbet etmeye hem de eþyalarý içeri taþýmaya baþlar. Kýz Ali'ye teþekkür eder. O sýrada dükkandan aradýklarý için Ali oradan ayrýlmak zorunda kalýr. Giderken evin tesisatýnda bir sýkýntý olursa diye kartvizitini býrakmýþtýr. Dükkana geri dönerken kýzdan hoþlandýðýný düþünmeye baþlar. Kýz evden içeriye girerken elindeki kartvizite bakmýþ, üstündeki isim ona yabancý gelmemiþtir. Bir kaç gün sonra kýz, teyzesi ile alýþveriþ yapmak için markete gelir. Market, Ali'nin dükkanýna yakýndýr. Ali esnaf arkadaþýyla tavla oynamayý bitirmiþ dükkana girecekken kýzý görür. Koþarak yanýna gider; eve yerleþip yerleþmediklerini sorar. Kýz cevap vermeye yakýn, elinde poþetler vardýr bir an ayaðý tökezler. Ali hemen kýzý tutar. Poþetleri almayý, servis arabasýyla eve býrakmayý teklif eder. O sýrada arkadan gelen teyze, kýzý çekiþtirir. Ali'ye kalsýn evladým der ve kýzýn koluna girer. Teyze hem hýzlýca yürümeye hem de kýzla kýsýk sesle konuþmaya baþlar. Bir ara kýz baþýný geriye çevirir ve Ali'ye güler. Ali de kýza güler. Teyze, elin adamýna ne bakýyorsun diye kýzý çekiþtirir tekrar yürümeye baþlarlar. O an Ali kýza aþýk olduðunu anlamýþtýr. Kendince keyifli bir türkü tutturur. O günün akþamý Ali, Kemal ile meyhanede buluþur baþýndan geçen olaylarý anlatýr ve aþýk olduðunu söyler. Ýki kafadar gece neþelenirler ve kafayý çekerler. Ertesi gün olur. Ali telefonun sesine uyanýr. Onu müþterisi aramakta ve nerede kaldýðýný sormaktadýr. Ali özür diler ve müþteriye geleceðini söyler. Biraz da onunla münakaþa ettikten sonra telefonu kapatýr.
Gittiði evdeki iþleri halleden Ali, biraz hava almak için sahile inmeye karar verir. Deniz biraz hýrçýndýr. Sahilde gezerken, rýhtýmda denizi seyreden kýzý görür, yanýna doðru gider. Buralara alýþýp alýþmadýðýný sorarak muhabbeti açar. Kýz, buralarý çok iyi bildiðini hatta çocukluðunun bir kýsmýnýn burada geçtiðinden bahseder. Ali iyice meraklanýr. Hep bir araya geldiklerinde bir þeyler olduðu için ona bir türlü adýný soramamýþtýr. Kýz adýnýn Nazlý olduðunu söyler. Ali þaþýrýr ve babasýnýn adýnýn Ahmet ve mesleðinin memur mu olduðunu sorar. Kýz evet der. Ali: "bilmiyorum hatýrlar mýsýn çocukluðunda çikolatalarýný seninle paylaþan bir çocuk vardý" diye söze baþlar. Nazlý yo hatýrlamadým deyince bozuluverir. Biraz sonra þaka yaptýðýný söyleyen Nazlý, kartvizitini verdiði gün kendisini hatýrladýðýný ama emin olamadýðýný söyler. Sarýlýp sarýlmamak arasýnda kalýrlar ve sadece o an el sýkýþýrlar. Ýkisi de uzun süre birbirlerinin ellerini býrakmak istemezler. Nazlý geçmiþ yýllarda Ýstanbul'a taþýndýklarý dönemde annesi ve babasýnýn trafik kazasýnda öldüðünden ve teyzesiyle birlikte yaþamaya baþladýðýný, üniversiteyi derece ile bitirdikten sonra okul arkadaþýyla bir þirket kurduðunu söyler. Kasabaya geliþ nedenini uzun bir projeden sonra çok yorulduðu için dinlenmek istediðini söyler. Ayrýca buralarý çok özlediðinden bahseder. Sonra bunca zaman Ali'ye neler yaptýðýný sorar. Ali de neler olduðunu anlatýr. Uzunca bir muhabbet devam ederken aralarýndaki samimiyet artmaya baþlar. Ali çocukluktaki ortak anýlarý anlatmaya devam ederken Nazlý da sürekli gülmektedir. Bir ara konu Kemal'e gelir. Ali, Kemal'in kasabada olduðunu bu sýralar limanda çalýþtýðýný ve balýkçýlýk yaptýðýný söyler. Muhabbetin koyuluðundan denize fazla yaklaþtýklarýný fark etmeyen çifte sahile sertçe gelen bir dalga çarpar ve üstleri baþlarý ýslanýr. Ýkisi birbirine bakýp gülmeye baþlarlar, Nazlý týpký eski günlerdeki gibi der.