Herkese hayýrlý bayramlar... Elimizden geldiðince , yaþlýlarý , çocuklarý ve hastalarý sevindirelim... Sevabý bol olan Arefe günü ibadetlerimizi inþallah yerine getirelim..
Bayram ve arefe günü hakkýnda kýsa bilgi :
Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyurdular:
“Allâh katýnda Arefe gününden daha fazîletli hiçbir gün yoktur. Arefe gününde Allâhü Teâlâ rahmeti ile dünyâ semâsýna tecellî eder, yer halký ile gökteki meleklere karþý iftihar edip þöyle buyurur:
“Kullarýma bakýnýz. Azâbýmý görmedikleri hâlde uzak yoldan terli ve toz toprak içerisinde, saçlarý daðýnýk bir vaziyette rahmetimi ümid ederek bana geldiler. Kullarýmýn cehennem azâbýndan kurtulup baðýþlanmalarý en çok Arefe gününde olur.’
“Þeytan Arefe gününden baþka hiçbir günde daha zelîl, daha hakîr, daha küçük ve daha öfkeli görülmemiþtir. Bu, Arefe gününde Allâh’ýn rahmetinin inmesinden ve Allâh’ýn günâhlarý baðýþlamasýndandýr.
Bir de Bedir Muhârebesi’nde böyle görülmüþtür. Çünkü þeytan o zaman, Cebrâil Aleyhisselam’ý (düþmana karþý) melekleri saf yaparken görmüþtü.”
“Kim ki Arefe gününde Allâh’tan dünyâ ve âhirete âit bir ihtiyacýný isterse, Hz. Allah onu verir.”
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) Arefe günü akþamý ümmeti için duâ ettiler. Allâhü Teâlâ duâsýný kabul edip:
“Zulmederek baþkasýnýn hakkýný alanlar hâriç bütün ümmetin affedildi. Muhakkak ben, mazlumun hakkýný zâlimden alýcýyým.” buyurdu. Peygamber Efendimiz (s.a.v.);
“Yâ Rabbi! Dilersen mazluma cennetini verir, zâlimi de maðfiret edersin” diye ilticâ ettiler. Arefe akþamý buna cevap verilmedi. Sabah olunca Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) duâsýný Müzdelife’de tekrar ettiler. Orada,
“Ýstediðin verildi” buyuruldu. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v.) güldü. Onun güldüðünü gören Hz. Ebûbekir ve Hz. Ömer (r.anhümâ) sebebini sordular. Peygamber Efendimiz (s.a.v.);
“Allâh’ýn düþmaný Ýblis duâmýn kabul edildiðini ve ümmetimin maðfiret olduðunu öðrenince gâyet periþan bir vaziyette yerden toprak alýp baþýna saçýyordu. Onu böyle görünce güldüm.” buyurdular. (el-Gunye, 2/56-59.)
Bayram namazýnýn her iki rek’atindeki üçer adet fazla tekbirlere “zevâid tekbirleri” denir. Vâcip olan bu tekbirler, birinci rek‘atte kýrâatten önce, ikinci rek‘atte kýrâatten sonra alýnýr.
Bayram namazý þöyle kýlýnýr:
“Niyet ettim Allah rýzasý için bayram namazý kýlmaya, uydum imama” diye kalben niyet edip Allâhü Ekber diyerek iftitâh tekbiri alýn-dýktan sonra eller baðlanýr ve “Sübhâneke”den sonra imâm sesli, cemâat sessiz “Allâhü ekber” diyerek ellerini kulaklarýna kaldýrýr ve yanlara salýnýr; yine eller kaldýrýlarak ikinci tekbir alýr ve eller yanlara salýnýr; üçüncü tekbir alýnýnca eller baðlanýr. Ýmam açýktan Fâtiha ve bir sûre veya üç âyet okur, cemâat dinler. Rükû ve secdeden sonra da ikinci rek‘ate kalkýlýr.
Ýkinci rek‘atte imâm önce Fâtiha sonra bir sûre veya üç âyet okur ve birinci rek‘atin baþýnda alýnan tekbirler bu kez kýrâatýn sonunda üç defa alýnýr ve eller hep yanlara salýnýr, Dördüncü tekbir ile rükûa gidilir, namaz tamamlanýr.
AREFE VE BAYRAM GECELERÝ NE YAPMALI?
Arefe ve bayram geceleri mümkünse Hatm-i Enbiyâ, Hatm-i Ýstiðfâr yapýlýr ve Tesbîh Namazý kýlýnýr.
Alýntýdýr.