gayet güzel emeðine saðlýk kýsaca bir destan anlattýn sanki
BABAYÝÐÝT ÝLE AY PARÇASI
Bir babayiðit ki, ama ne babayiðit: Bir sekseni geçen boyu, oldukça kaslý vücudu, güçlü kollarý, anadan sürmeli gözleri. Tam bir Anadolu delikanlýsý.
Köylü çocuðuydu ama kendi köyünde pek eðlenmez, gezerdi. Bazen yürüyerek giderdi, bazen atla giderdi. Baþka köylere giderdi, kasabalara giderdi, þehirlere giderdi. Gittiði yerlerde, yolun orta yerinden, sol eli cebinde, biçimlice yürürdü: Baþý dik, alný açýk, göðüs ileride.
Okuma-yazma bilirdi. Köyünde okul yoktu ama gittiði kasaba ve þehirlerde orada bir harf, burada iki harf derken, epey bir ilerleme saðlamýþ, önce yazmayý, sonra okumayý öðrenmiþti. Yazma öðrenmeden okuma öðrenilemezdi. Yazýsý pek güzeldi. Harfleri birbiri peþi sýra inci gibi dizer, sanki sanýrsýn yürüyüþe çýkmýþ asker bunlar.
Savaþý sevmezdi. Tam bir barýþ taraftarýydý. Ne zaman elinde davul bir tellal görse ( Padiþahýn fermanýdýr. Urumeliye sefere çýkýlacak, asker toplansýn. ) dendiðini duysa, ortadan kaybolurdu. Dað-taþ gezerdi. Her ne için olursa olsun, insanlarýn birbirine düþman edilip, savaþtýrýlmalarýna karþýydý. Dili, milliyeti ayrý diye neden insanlar birbirini öldürürdü, aklý almazdý.
Ýnsanlara yardým ederdi. Bilmem ne köyünün, bilmem ne adýndaki aðasý, köylüyü mü eziyordu, haksýzlýk mý yapýyordu. O köylü güvercinin kanadýyla bir haber uçursa, ertesi gün, aðanýn konaðýndaydý. Tatlý diliyle, güler yüzüyle aðayý ikna eder, söz alýrdý. Artýk o aða, Babayiðit'in, dünya-ahiret kardeþiydi. Onuruna konakta eðlenceler tertiplenir, ziyafetler verilirdi. Sonraki zamanlarda da Babayiðit arada bir aðanýn konaðýna uðrar, sohbet ederdi.
Ay Parçasý. Ayýn ondördü gibi güzel. O kýz ki, güzel doðmuþ, büyüdükçe daha da güzelleþmiþ. Kendinden emin konuþmasý, kaçamak bakýþlarýyla dünya güzeli.
Babayiðit'in yolu Ay Parçasý'nýn köyüne düþmüþtü. Ýkisi, köy meydanýnda karþýlaþýnca olan oldu: Babayiðit'in göðsünün sol tarafýnda bir volkan patlamýþtý. Alevli lavlar damarlarýndan vücuduna yayýldýkça, Babayiðit'e ani bir titreme gelmiþti. Ay Parçasý da Babayiðit'ten farklý bir durumda deðildi. Ýlk görüþte aþk buydu iþte. Birbirlerine sevdalanmýþlardý.
Günler günleri kovaladý. Babayiðit ile Ay Parçasý, daðda, bayýrda sýk sýk buluþuyor, konuþup, koklaþýyorlardý. Birbirlerinden ayrýlmayacaklarýný söyleyip, evlenmek istiyorlardý. Ailelerine durumu açtýklarýnda, Ay Parçasý'nýn babasý, zengindi ama iyi niyetliydi. Olur, demiþti. Babayiðit'in babasý ise, fakirdi ama kötü niyetliydi. Olmaz, demiþti. Ben zengin kýzýný gelin istemem. Biz fakiriz, fakir oðlana, fakir kýz yakýþýr. Davul dengi dengine, oðlumu vermem zengine. Zenginin parasý çoktur, sevdasý yoktur.
Babayiðit yalvardý, aðladý ama babasýný sözünden döndürmesi ne mümkün. Bu duruma sinirlenen zalim baba, evin samanlýðýna oðlunu zincirle baðladý. Oracýkta oðlunun göðsünü kýzgýn demirle daðladý. Babayiðit'in feryatlarýna yer-gök aðladý.
Duyanlar, duymayanlara söyledi.
Ay Parçasý o anda köydeydi.
Gece yarýsý atýna atladý.
Gidip Babayiðit'i kurtardý.
Köyüne geri dönmedi.
Atýný daðlara vurdu.
Zalim baba tek baþýna.
Takmýþ dört serseri peþine.
Gidip Ay Parçasý'nýn köyüne.
Kurþun sýkmýþ onun soyuna.
Ay Parçasý öksüz kaldý.
Babayiðit'le uzaklara kaçtý.
Evlendi baþýna taç taktý.
On çocukla neþe saçtý.
SON
Yazan: Serdar Yýldýrým
gayet güzel emeðine saðlýk kýsaca bir destan anlattýn sanki
" Atatürk'ü Sevmek Maya Gibidir.Sütü Bozuk Olanda Tutmaz "" Atatürk'ü Sevmek Maya Gibidir! Sütü Bozuk Olanda Tutmaz "
" Delikanlýlýk ne racon kesmek ne adam öldürmeknede haraç kesmektir. delikanlýlýk akþam olunca evine ekmek götürmektir... "
KANALIMA GÝTMEK ÝÇÝN
Skyp :PC AKADEMÝ OFFÝCÝAL
Ne Mutlu Türk'üm Diyene !
ADAM GÝBÝ YORUM Organik Yorum Hizmeti 1TL
PC AKADEMÝ OFFÝCÝAL
Usta senaristlik var mi sende ?Serdar Yýldýrým Nickli Üyeden Alýntý Sevgili Misafir. Üye olmadan linkleri göremezsin Üye olmak için týklayýnýz
ERDAL CELEBI KIMDIR ? SENDE BENI TANIMAYA BASLA
Cahille girme munakasaya..Ya sinirini ziplatir tavana..! Ya da yazýk olur Adabina...
Danýþmanlýk Hizmeti ve Diðer YouTube Konularý Ýçin BURADAN Ýletiþim Saðlayýn
Selamlar. Mesaj yazan arkadaþlara teþekkür ederim. Hikayemi beðenmeniz beni çok sevindirdi. Senaristlik biraz vardýr belki.
SERDAR YILDIRIM'IN HAYAT HÝKAYESÝ
1959 yýlýnda Ýnegöl' de doðdum. Ýlk, orta ve lise 2’yi Ýnegöl' de okudum. Lise 1 e giderken okulda düzenlenen þiir yarýþmasýnda ilk 10 a giremedim, ama edebiyat dünyasýna giriþ yapmýþ oldum. Þiir yazmaya devam ettim. Yazarlarýn þiirlerini inceledim. Kelime daðarcýðým geliþsin diye sözlük ve imla kýlavuzu kitaplarýný okudum. 1975 yýlýnda Bursa’ya taþýndýk. Lise 3 ü Bursa Atatürk Lisesi’nde okudum.
Liseden sonra, Ýstanbul Mühendislik Mimarlýk Fakültesi’ni kazandým. 1978 yýlý çok olaylar oluyordu. Evden gidersen, para göndermeyiz, dediler. 1980 yýlý eylül ayýnda ben askerdeydim.
Askerden geldikten sonra Bursa'ya baðlý Demirtaþ Kasabasý yolunda Yeyma Çiftliði vardý. Ben orada tek tekerlekli el arabasýyla kütük taþýrdým. Daha sonra bir yýlý aþkýn bir süre iþ aradým ve 1982 yýlý mart ayýnda kýrtasiye dükkaný açtým.
Aradan bir yýl geçmiþti. Bir gün dükkanýma mal almak için, Dünya Daðýtým'a gitmiþtim. Dünya Daðýtým'ýn üst katý çeþitli kýrtasiye malzemeleriyle doluydu. Buradan kutuyla silgiler, kalemler, boyalar aldým. Daha sonra alt kattaki kitap bölümüne indim. Saða bakýndým, sola bakýndým, her yer kitap doluydu. Yeni taþýndýðým dükkanda hangi kitaplarýn satýþý daha uygun olur diye düþünüyor ve bir türlü karar veremiyordum. Dünya Daðýtým'ýn dört ortaðý vardý. Bu ortaklardan birisi, üstü kitaplarla dolu bir masanýn yanýndaki sandalyede oturuyordu. Ben yanýndan geçerken: Serdar, biraz gelir misin? dedi. Ben yanýna gidince ayaða kalktý ve masanýn üstünden bir takým kitaplar seçmeye baþladý. Daha sonra bana verdiði dört kitap þunlardý:
Linç ( Roman ) Kerim Korcan
Baþlayan Kavga ( Roman ) Hasan Kýyafet
Radar ( Hikaye ) Hasan Kýyafet
Köydeki Keklikler ( Hikaye ) Nusret Ertürk
O adam, þu unutulmaz sözleri de söyledi:
" Bak Serdar, bu kitaplarý sana parasýz veriyorum. Bunlarda yazýlanlarý iyice oku, öðren. Hem sana hem de baþkalarýna çok faydasý olacaktýr. "
Ben Linç romanýný yýllar içinde dokuz kere okudum. Diðerlerini dörder kere okudum.
Çocukluðumda bizim evin oldukça büyük bahçesinde tek katlý bir evimiz daha vardý. Bu evin bir odasý ve yanýnda odunluk vardý. O odadaki dolabýn içinde tahtadan bir sandýk vardý. Bu sandýkta çocuklar için, eskiden kalmýþ hikaye ve masal kitaplarý bulunuyordu. Bazýlarýnýn isimlerini hatýrlýyorum. Para Buldum Yaþasýn, Sinema Daðýldý, Akkavak Kýzý. Ayrýca Pedagoji kitabý vardý. Ben o pedagoji kitabýný sekiz yaþýmdan on altý yaþýma, biz Bursa'ya taþýnana kadar, pek çok defa okudum.
1984 yýlýnda kendimi anlattýðým Simitçi Çocuk isimli ilk hikayemi yazdým. Daha sonraki 4 yýl sadece þiir yazdým. Aslýnda hikaye yazmak istiyordum ama pek çok defa denememe karþýn, bu mümkün olmadý. Önünde kaðýt, elinde kalem 1 saat, 2 saat öylece beklemek ve hiç bir þey yazamamak korkunç zordur. 1988 yýlýnda gerçek anlamda hikayeler ve masallar yazmaya baþladým. O yýl aðustos ayýnda Korkak Tavþan' ý yazdým. Sonra Ot Yiyen Kaplan, Zavallý Çoban, Keloðlan Ýle Nasreddin Hoca.
1994-95-96 yýllarýnda Ýstanbul'a gittim. Yayýnevleriyle konuþtum. Hikayelerimi okudular. Çok beðenenler çýktý. Yayýnevleri hikayeleri kaderine terk etti. Ýstanbul Caðaloðlu'ndaki bir yayýnevi sahibi, hikayelerimi okuyup, çok beðendi ve bunlarý sen mi yazdýn, diye sordu.
Evet, ben yazdým, deyince, senin adýn ne, diye sordu. Ben de, benim adým Serdar Yýldýrým, dedim.
Yayýnevi sahibi, Türk'sün deðil mi? deyince, ben de, evet Türk'üm, dedim.
Adýn George veya Mark olsaydý, Ýngiliz veya Fransýz olsaydýn, ben bu hikayeleri basardým. Adýn Serdar Yýldýrým ve ne yazýk ki Türk'sün. Ben bu hikayeleri basmam, arkadaþ, dedi ve hikayelerimi bana geri verdi.
1997 yýlýnda Ayla ile evlendim. Ýki yýl sonra oðlum Serkan dünyaya geldi. 14 Haziran 2006 tarihinde Ýnternette hikaye, masal ve þiirlerim okunmaya baþladý.
Serdar Yýldýrým Nickli Üyeden Alýntý Sevgili Misafir. Üye olmadan linkleri göremezsin Üye olmak için týklayýnýz
sonuna kadar okdum. Dolu dolu muhtesem bir hayat hikayesi.
ERDAL CELEBI KIMDIR ? SENDE BENI TANIMAYA BASLA
Cahille girme munakasaya..Ya sinirini ziplatir tavana..! Ya da yazýk olur Adabina...
Danýþmanlýk Hizmeti ve Diðer YouTube Konularý Ýçin BURADAN Ýletiþim Saðlayýn
Mesajýnýza teþekkürler. Devamý vardý.Erdal Celebi Nickli Üyeden Alýntý Sevgili Misafir. Üye olmadan linkleri göremezsin Üye olmak için týklayýnýz
Çeþitli yayýnevleri haberim olmadan masal - hikaye kitaplarýna, yardýmcý ders kitaplarýna alýyorlar. Kýrtasiyelerden þu son 4 yýlda 124 tane kitapta eserlerimi buldum ve satýn aldým. Bazýsýnda bir tane bazýsýnda iki tane almýþlar. Birinde yedi tane var. Telif haklarý diyorlar. Geçen yýl bir yayýnevine telefon etmiþtim. Hikaye kitaplarýnýza benim pek çok hikayemi almýþsýnýz dedim. Kitaplarýn ve hikayelerin adýný söyledim. Araþtýrýn dedim. Google'ye Serdar Yýldýrým Hikayeleri yazýn dedim. Yayýnladýðýnýz hikayelerin adýný yazýn dedim. Tamam, dedi yayýnevi sahibi, yarým saat sonra ben seni ararým. Yarým saat sonra aradý. Dedikleriniz doðru dedi. Benim dedim 10 bin lira borcum var, Bana bu parayý verirseniz ben size hiç yayýnlanmamýþ hikayelerden gönderirim. Yayýnevi sahibi, Serdar ben senin yazdýðýn hikayelerden gelen parayla Ankara'da 5 katlý apartman yaptýrdým. Yeni hikayelerini internetten bulup kullanýrým. Sana para yok, dedi. Çok üzüldüm.
Hurdacýnýn Aþký Radyo 7 ' de yayýnlanmýþtý.
Sevgili Misafir. Üye olmadan linkleri göremezsin Üye olmak için týklayýnýz
Konu Serdar Yýldýrým tarafýndan (14-11-2021 Saat 16:36 ) deðiþtirilmiþtir.
Þu anda 1 kullanýcý bu konuyu görüntülüyor. (0 kayýtlý ve 1 misafir)